30 Nisan 2024 Salı

Hayırlı Bayramlar

Hayırlı Bayramlar;

Bizler 30 gün süren oruçtan sonra yeme-içme rahatlığını bayram yaparak yaşayacağız.
Din bilgileri değişmez, daha önce yazılmış, okunmuş olsa da, hatırlatmakta yarar vardır.
Din bilgileri için  temel kaynak  Kuran-ı Kerim'dir. Kuran-ı Kerim'de Ramazan Bayramı ile ilgili olarak bir açıklama yoktur.
Kuran-ı Kerim'de "bayram" ifadesi sadece bir surenin bir ayetinde bir kelime olarak yer alır. "Maide" suresinin 114 numaralı ayetinde: "Meryem oğlu İsa, 'Allahım! Rabbimiz! Bize ve bizden sonra geleceklere bayram ve Sen'den bir delil olarak bir sofra indir, bizi rızıklandır, sen rızık verenlerin en hayırlısısın' dedi" ifadesi vardır.
Din bilginleri bu anlatımın "İsa'nın son yemek sofrasıyla ilgili bir anlatım" olduğu şeklinde yorum yaparlar.
Ramazan ve Kurban bayramlarıyla ilgili düzenlemeler "hadisler"e dayanır hadislerde nakledildiğine göre, Hazreti Muhammed Efendimiz, Mekke'den Medine'ye hicret ettiğinde Medine'de yaşayan İran asıllıların "Nevruz" ve "Mihrican" kutlamalarından etkilenmiştir. Bu folklorik kutlamaların İslam cemaatinde "ümmetin tevhidi"ne ters düşeceğini görerek, Ramazan ve Kurban kutlamalarının bu kutlamaların yerini almasını buyurmuştur.
Osmanlı döneminde bayram merasim ve şenliklerinin bir kanun ile tanzimi Fatih Sultan Mehmet Han'ın eseridir.
Osmanlı dönemindeki bayramları nakleden belgelerde, sadece saraydaki kutlamalarla saraya bağlı askeri ve mülki erkânın ve de saray çevresindeki zengin sınıfın merasim ve şenlikleri anlatılır, halkın bayramından genelde söz edilmez.
Açık anlatımıyla Osmanlı döneminde bayramlar belli bir çizginin üzerinde yaşayanların, varlıklıların bayramı olarak benimsenmiş, bu üst ve üstün grubun, fakirleri, güçsüzleri hatırlama, onlara gıda ve para yardımı yapma vesilesi olarak değerlendirilmiştir.
Zamanla sarayın, varlıklı askeri ve mülki çevre ile saraya bağlı zengin çevrenin dağılması, bayram kutlamalarının halka yayılmasını sağlamıştır.
Günümüzde, en fakir evlere kadar dini bayramlar  bir anlam ifade eder.
Ramazan ayından sonraki üç bayram gününün "Şeker Bayramı" olarak adlandırılması da Osmanlı döneminde "âdet" olmuştur.
Sarayın, ramazanın on beşinden sonra askerlere tepsi tepsi baklava göndermesi, oruç sonunda insanların tatlı yemesi, oruç dönemi tamamlandıktan sonraki kutlamalarda insanlara şeker ikram edilmesi, çocukların bayram harçlığını alır almaz şekercilere koşması nedeniyle bu bayram "Şeker Bayramı" olarak anılmaya başlanmıştır.
Bayramın coşkusunu hissedebilmek için bayramın "vecibeleri"ni unutmayınız.
-Önce kinden, nefretten arınınız. Dargınlıklara, kırılganlıklara son vermek için bu bayram vesile olsun.
- Hayatdaki büyüklerinizi  ve ölmüşlerinizi hatırlayınız, büyüklerinizin gönlünü ve duasını alınız.
- Çevrenizde sizden ilgi bekleyenleri maddi ve manevi ilginizle sevindiriniz, güçsüzlere yardım ediniz.
- Bütün bunları gösteriş için değil, duyarak, hissederek yaparsanız, işte o zaman "bayramı yaşamış olursunuz".
- Müslümanların  fitre ve zekat  mükellefiyeti vardır, fitre ramazan ayında verilir, zekatın da  bu  ayda dağıtılması gelenek olmuştur. İmkanlarınız ölçüsünde fitre ve zekatınızı yüksek tutunuz.
Tüm Hemşehrilerimizin bayramlarını kutlarım.
Hayırlı Bayramlar
İbrahim Şen

 

 

 

Son Yazıları
Üye Girişi
Popüler Albümler
Hava Durumu
Namaz Vakitleri
İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı
Piyasalar
Altın Dolar Euro Bist
2.439,53 32,3904 34,8015 9.992,45